“Kahvem soğuk servis ediliyor!, Siz yeni nesil kahveciler soğuk kahve servis ediyorsunuz!” gibi söylemleri birçok barista duymuştur. Bu yaklaşım ülkemizde kahveciliğe dair tüketiciler gözünden doğru bilinen yanlışların başında gelir. Ön yargılı bu yaklaşım oldukça yersiz olmakla birlikte aslında bilinçsiz tüketimide bizlere göstermektedir.
Yapılan farklı araştırmalarda oral ağrı eşiği ve yanık hasarı eşiğinin altında olan güvenli içim sıcaklığı 57,8° C olarak belirlenmiştir. Ağırlıklı olarak 60° C oral ağrı eşiğinin ve yanık hasarı eşiğinin üstünde kahve tüketimi terciğinde bulunan kişiler aslında dillerine ve damaklarına hasar vermektedir. Kahve dükkanları ve restoranlar çay, sıcak çikolata ve kahve gibi sıcak içecekleri tüketicilerin talepleri doğrultusunda sıklıkla 71° C ve 85° C arasında servis etmektedir. Bu sıcaklık aralığında sıvılara kısa süre maruz kalmak dahi ciddi yanıklara neden olabilir.
Peki Kahve hazırlarken sıcaklık konusuna nasıl dikkat etmeliyiz. Öncelikle demleme yöntemlerine göre kahve demleme sıcaklığı 95 ile 85 derece arasında kabul görmekte ve uygulanmaktadır. Bu sebepten kahve makineleri ve kahve demleme kettleları ortalama olarak bu ısılarda ayarlanmaktadır. İşin içerisinde süt faktörü girdiğinde ise bu iş baristaların ellerindedir. Kahve ekipmanları ve baristalar tarafından kullanılan araçlar kahvenin lezzetini belirlemek için oldukça önemli detayların başında geliyor. Kafelerde farklı kahveleri en mükemmel şekilde hazırlamak için birçok araç ve ekipman kullanılmaktadır. Bu ekipmanların başında süt termometresi gelmektedir. Süt termometreleri köpürtürken sütün ısısını ve istenilen sıcaklığa ulaştığını takip etmek için oldukça önemlidir.
Bu sebepten kullanılan ekipmanların profesyonelliği ve hazırlanan kahvenin doğru değerlerde demlenip tüketilmesi oldukça önemlidir. İçeceğinizi evde hazırlıyorsanız demleme sıcaklığına veya kahve dükkanında sipariş verdiyseniz servis edildiği sıcaklığa dikkat etmenizi tavsiye ederiz. Anlık olarak ağırılı yanıkların yanısıra IARC’ın yaptığı son araştırmalara göre 65° C ve daha yüksek sıcaklıklarda tüketilen içeceklerin özellikle yemek borusu kanseri riskini artırdığına dair bulgulara ulaştığını açıkladı. Daha önce IARC tarafından 1991 yılında yapılan araştırmada çay ve kahve için "insanlarda muhtemelen kansere yol açıyor" şeklinde sınıflandırılmıştı. Ancak, enstitünün elindeki yeni verilerin bu tezi desteklemediği kaydedildi. IARC, bunun yerine 'içeceklerin 65 derece sıcaklığın üzerinde tüketilmesinin muhtemelen yemek borusu kanserine yol açtığına dair ilk bulgulara' ulaşıldığını kaydetti.
* IARC (The International Agency for Research on Cancer): Dünya Sağlık Örgütü'ne bağlı Uluslararası Kanser Araştırmaları Merkezi